Bir Sandalye çektim Zor Günlerin Altına I Brahim Tenekeci

Lafla çok şey kolay mesele uygulayabilmekte.
Bir sandalye çektim zor günlerin altına i brahim tenekeci. Bir sandalye çektim zor günlerin altına. şu sıralar ihtiyacım var her santimine. Fakat isterse dize de olabilir. Düşüyor içime dipsiz bir kova yaşamak ne zor kalbi olana.
Eğer bu sayfada herhangi bir i̇brahim tenekeci alıntısında hata olduğunu düşünüyorsanız çekinmeden bizimle irtiabata geçiniz. Bir sandalye çektim zor günlerin altına. İbrahim tenekeci sözleri 83 adet. Anlatıyorum hiç konuşmadan.
Herkese yeter bahardan arta kalan razı olursak kışa. İyi bir şiir iyi bir şarkı biraz olsun kafamızı dağıtmaya ya da tam tersi iyice dağılmış kafayı toplamaya vesile olabilir. Anlatıyorum hiç konuşmadan buğdayın içini dökmesi gibi sıradışı olmak için illa sırayı bozmak gerekmez. Bir sandalye çektim zor günlerin altına.
Bir sandalye çektim zor günlerin altına ah ama kimse yüz vermiyor bana sandalye bile beni çağırıyor yarım kalan ne varsa bana düşüyor her yağmur tanesini suya götürmek o serin ırmaklara. Bir sandalye çektim zor günlerin altına. öyle ya bir almanı herkes tanır miğferi varsa moskofu da tanırlar yatıp uyumamışsa bunları şunun için anıyorum burada. Borsayı döviz kurlarını siyasetin kısır çekişmesini bir kenara bırakıp bütün bunlardan bir hafta uzaklaşabilsek eminim bambaşka insanlar olabiliriz.
Su dökme ardımdan ayrılık yeşermesin. Bir sandalye çektim zor günlerin altına ah ama kimse yüz vermiyor bana sandalye bile beni çağırıyor yarım kalan ne varsa bana düşüyor her yağmur tanesini suya götürmek o serin ırmaklara. öyle ya bir almanı herkes tanır miğferi varsa moskofu da tanırlar yatıp uyumamışsa bunları şunun için anıyorum burada. Yaşıyorum beni meşgul etmeyin.
Bir sandalye çektim zor günlerin altına. Huzur denilen o mübarek kumaşın. Buğdayın içini dökmesi gibi. Bir sandalye çektim zor günlerin altına.
Kendimi de koysam ayağımın altına yine de yetişemiyorum ey aşk omzunun hizasına. Bir sandalye çektim zor günlerin altına. Yağmura nisana ve yaşıma aldanıp uçurumları kıyı sanarak ve dağlar erişilmeyince acı verir sözünü unutarak kaf dağına gitmek istedim. Bir sandalye çektim zor günlerin altına.
Dört adam bir tabut. Sıradışı olmak için illa sırayı bozmak gerekmez. Ama mevsimler gibi senin yanında ömrüm uzuyor diyecektim demedim dünya küçük demişlerdi.